TCK 104 Reşit Olmayanla Cinsel İlişki Suçu ve Cezası, 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını tamamlamamış bireylerle rızaya dayalı cinsel ilişkiyi düzenleyen bir hukuk normudur. Türk Ceza Kanunu’nun cinsel dokunulmazlığı koruma amaçlı hükümlerinden biri olan bu madde, reşit olmayan bireylerin fiziksel ve ruhsal gelişimini güvence altına almak amacıyla oluşturulmuştur.
Kanun koyucu, bu yaştaki bireylerin rızasının tek başına cezai sorumluluğu ortadan kaldırmayacağını belirtmektedir. TCK 104 kapsamında değerlendirilen bu suç, şikâyete bağlı olup, mağdurun veya yasal temsilcisinin şikâyeti doğrultusunda soruşturma açılabilmektedir.
Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 104. maddesi, 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını tamamlamamış bireylerle rızaya dayalı cinsel ilişkileri düzenlemektedir. Bu maddeye göre, mağdurun rızası olsa dahi 18 yaşını doldurmamış olması durumunda suç işlenmiş sayılmaktadır. Suçun hukuki çerçevesi, reşit olmayan bireyin korunması ve gelişim sürecinin güvence altına alınması amacıyla oluşturulmuştur.
TCK 104 kapsamında değerlendirilen suçlar, cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar başlığı altında incelenir. Bu suçun oluşabilmesi için tarafların rızası olsa bile yaş kriteri dikkate alınarak değerlendirme yapılmaktadır. Hukuki çerçevede, 15-18 yaş arasındaki bireylerin cinsel ilişkileri özel olarak ele alınarak, mağdurun yaşına bağlı olarak farklı yaptırımlar öngörülmektedir.
Bu suçun oluşması için aşağıdaki şartların mevcut olması gerekmektedir:
TCK 104 kapsamında, reşit olmayan bir bireyle cinsel ilişkiye giren kişi hakkında hapis cezası öngörülmüştür:
TCK 103 ile TCK 104 arasında önemli farklar bulunmaktadır. TCK 103 maddesi, 15 yaşından küçük bireylere yönelik cinsel suçları kapsarken, TCK 104 yalnızca 15-18 yaş arasındaki bireyleri kapsar. Bu durum, mağdurun yaşına göre suçun niteliğinin değişmesine sebep olmaktadır. 15 yaş altı mağdurlarda rızanın hiçbir şekilde dikkate alınmaması, çocuk istismarının önlenmesi açısından kritik bir farktır.
TCK 104 kapsamında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu, mağdurun 15 yaşını doldurmuş ancak 18 yaşını tamamlamamış olması halinde değerlendirilir. Bu durumda mağdurun rızası olabilir, ancak bu rızanın hukuki geçerliliği sınırlıdır.
TCK 104 maddesi, mağdurun fiziksel ve ruhsal gelişimini koruma amacıyla düzenlenmiş olup, rızanın varlığı suçun işlenmiş sayılmasını engellememektedir. Dolayısıyla, 15-18 yaş aralığındaki bireylerle yaşanan cinsel ilişkiler hukuki açıdan ciddi riskler barındırmaktadır. Özellikle, failin mağdurdan yaşça büyük olması veya mağdur üzerinde otorite sahibi olması gibi durumlar, cezai yaptırımları daha da ağırlaştırmaktadır.
Reşit olmayanla cinsel ilişki suçunda yargılama süreci, mağdurun veya yasal temsilcisinin şikâyeti ile başlar. Şikâyetin yapılmasının ardından Cumhuriyet savcısı tarafından soruşturma başlatılır. Soruşturma sürecinde mağdurun ifadesi alınır ve deliller toplanarak suçun unsurlarının varlığı değerlendirilir.
Savcılık tarafından yapılan soruşturma sonucunda yeterli delil bulunması halinde kamu davası açılır. Mahkeme sürecinde tarafların beyanları, sunulan deliller ve tanık ifadeleri dikkate alınarak karar verilir. Mahkeme, reşit olmayanla cinsel ilişki suçu kapsamında failin cezalandırılması gerekip gerekmediğini değerlendirir. Sürecin sonunda fail hakkında hüküm verilerek, suçun niteliğine bağlı olarak belirlenen cezalar uygulanır.
Suçun zaman aşımı süresi: Genel olarak 8 yıl olarak belirlenmiştir. TCK 104 kapsamında reşit olmayanla cinsel ilişki suçu işlendiğinde, mağdurun şikâyet hakkı bulunmaktadır ve belirlenen zaman aşımı süresi içerisinde dava açılması gerekmektedir.
Mağdur 18 yaşını doldurduğunda, şikâyet hakkı devam etmekle birlikte belirli bir süre içinde dava açılmaması halinde zaman aşımı devreye girer. TCK 104 maddesi, bu tür suçların mağdurun yaşına bağlı olarak nasıl değerlendirileceğini belirlemektedir.
Reşit olmayanla cinsel ilişki suçunda zaman aşımı süresi, mağdurun yaşına, suçun işlendiği tarihe ve hukuki sürecin başlamasına göre farklı etkiler yaratabilmektedir. Eğer zaman aşımı süresi dolarsa, hukuki olarak dava açılamaz ve suç cezasız kalabilir. Bu nedenle, şikâyetin zamanında yapılması büyük önem taşımaktadır.
15-18 yaş arasındaki bireyler için rızaya dayalı bir cinsel ilişki, hukuki açıdan ciddi riskler taşımaktadır. TCK 104 kapsamında, reşit olmayanla cinsel ilişki suçu, mağdurun rızasına rağmen suç sayılabilir. Kanun, mağdurun gelişimini ve korunmasını sağlamak amacıyla, bu yaş grubundaki bireylerin rızasının yeterli olmadığını kabul etmektedir.
Rızanın ceza sorumluluğunu kaldırıp kaldırmadığı konusunda, TCK 104 maddesi açık bir düzenleme içermektedir. 15 yaşını doldurmuş bireylerin rızası hukuki olarak değerlendirilse de, bu durum suç teşkil eden fiili ortadan kaldırmaz. Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu, yalnızca mağdurun rızasına dayanarak meşru hale gelmez. Özellikle, failin mağdurdan yaşça büyük olması, otorite sahibi olması veya mağdurun üzerinde etkili bir pozisyonda bulunması gibi durumlar cezai yaptırımları ağırlaştırabilir.
Bu nedenle, 15-18 yaş arasındaki bireylerle gerçekleştirilen cinsel ilişkilerde tarafların hukuki sorumluluklarını bilmeleri ve bu konuda dikkatli olmaları gerekmektedir. TCK 104 çerçevesinde, rıza olsa bile bu tür bir ilişki yasal sonuçlar doğurabilir ve cezai yaptırımlara sebep olabilir. Dolayısıyla, bu suçun oluşmaması için ilgili yaş aralığındaki bireylerin korunmasına yönelik hukuki düzenlemeler titizlikle uygulanmaktadır.
Reşit olmayanla cinsel ilişki suçu, hukuki açıdan hassas bir konu olup, TCK 104 kapsamında düzenlenmiştir. Bu suç ile ilgili yargılamalarda, hem mağdurun hem de sanığın haklarının korunması için hukuki destek almak büyük önem taşımaktadır. Suçlamalarla karşı karşıya kalan bireylerin, etkin bir savunma yapabilmesi ve yasal süreci doğru bir şekilde yönetebilmesi için uzman bir cinsel suçlar avukatına başvurması gerekmektedir.
Cinsel suçlarla ilgili davalar, ciddi sonuçlar doğurabilecek nitelikte olup, doğru bir savunma stratejisi geliştirmek hukuki sürecin seyrini belirleyebilir. TCK 104 maddesi çerçevesinde yürütülen davalarda, delillerin değerlendirilmesi, hukuki argümanların sunulması ve adil yargılama süreçlerinin takip edilmesi için profesyonel bir hukuki destek alınması gerekmektedir. Bu noktada, cinsel suçlar konusunda uzmanlaşmış bir avukatın rehberliği, hem mağdurun korunması hem de sanığın haklarının adil bir şekilde savunulması açısından hayati öneme sahiptir.
Cinsel suçlarla alakalı davalarda uzmanlaşmış markalardan biri olan Kaynar Hukuk, TCK 104 kapsamında yürütülen reşit olmayanla cinsel ilişki davalarında müvekkillerine kapsamlı bir hukuki destek sağlamaktadır. Kaynar Hukuk, ceza hukuku alanında uzman avukat kadrosuyla, hukuki sürecin her aşamasında etkin bir danışmanlık ve savunma hizmeti sunmaktadır. Bu tür davalarda avukat desteği, hem hukuki sürecin doğru işlemesini sağlamak hem de mağdur veya sanığın haklarının korunmasını güvence altına almak açısından vazgeçilmezdir.
Hakkınızda açılmış soruşturma veya ceza dosyalarını adli makamlardan öğrenebilirsiniz.
Buna ilişkin para talep eden dolandırıcılık vakalarına lütfen itibar etmeyiniz.